Kronik stres, açlık hormonuna neden olabilir
Yeni bir çalışma, kronik stres deneyimleri, iştahı artıran yüksek stres hormonu seviyeleri ve Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) geliştirme riski…
Yeni bir çalışma, kronik stres deneyimleri, iştahı artıran yüksek stres hormonu seviyeleri ve Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) geliştirme riski arasında bağlantılar buldu. Mount Sinai Hastanesi ve Tıp Fakültesi’nden araştırmacılar, kana dayalı stres/açlık hormonunun stresli durumdan sonra yıllarca yüksek kalabileceğini belirtti.
Herkes stres yaşar, ancak bazı durumlarda, ani travmatik bir deneyim, istismar edici bir ev ortamı ve benzer şeyler gibi bazı durumlarda, stres aşırı ve sürekli olabilir. Yeni çalışma, kronik strese maruz kalan bazı gençlerin, iştahta artışa neden olan stresle ilişkili bir hormon olarak tanımlanan açil-grelinde bir yükselme yaşayacağını buldu.
Hormon düzeyinin yükselmesinin, ilk stres etkeni veya travmatik deneyimin ardından yıllarca devam ettiği bulundu. Hormon düzeylerinde yükselme gösteren aynı gençlerin, özellikle şiddetli TSSB geliştirme riski çok daha yüksek olduğu bulundu.
Artan TSSB riskine ek olarak, çalışma, hormon yüksek seviyelerde bulunduğundan, aynı gençlerin iştah artışı nedeniyle aşırı yeme riski altında olduğunu belirtiyor. Bu, gençleri obezite geliştirme riskiyle karşı karşıya bırakıyor ve bu da belirli akıl hastalıklarının artan riskleriyle bağlantılı.
Araştırmacılar, daha yaygın olarak bilinen stres hormonu kortizolün değil, asil grelinin bu sonuçlarla bağlantılı olduğunu belirtiyorlar. Bu nedenle, asil-grelin kan seviyelerinin ölçülmesi, gelecekte TSSB’yi veya bunun riskini tespit etmenin bir yolu olarak hizmet edebilir.
Çalışma, onları yaralayan veya bir ebeveyni, aile üyesi veya arkadaşının hayatına mal olan bir terör saldırısına karışan 49 ergeni içeriyordu. Bu deneklerden elde edilen veriler, aşırı travma yaşamamış 39 sağlıklı ergen kontrolün verileriyle karşılaştırıldı.