Kurtuluş Savaşı kahramanı Kartallı Kazım kimdir?

Yahya Kaptan’a bağlı olarak Kurtuluş Savaşı yıllarında Kuvayı Milliye örgütlenmesinde yer alan “Kartallı Kazım” lakaplı İbrahim Göleber, her yıl ölüm yıl dönümünde anılıyor. Peki Kartallı Kazım kimdir, Kartallı Kazım efsanesi gerçek mi? Nazım Hikmet’in “Kuvayı Milliyeci Kartallı Kazım” olarak adlandırdığı İbrahim Göleber hakkında bilmeniz gereken her şey için okumaya devam edin…

Kartallı Kazım kimdir?

kartalli-kazim-kimdir

Kartallı Kazım lakaplı İbrahim Göleber 1895 yılında o zamanlar Kartal’a bağlı olan Pendik sınırlarındaki Yayalar Köyü’nde doğdu. İstanbul’un işgali sırasında köyünde bahçıvanlık işleriyle uğraşan Hacı Mısırlı torunlarından Seyit Ağa oğlu İbrahim Göleber, Kuvayı Milliye’ye katılır ve Gebze, Kartal ve Pendik civarında gönüllü görev yapar.

Göleber, Kuvayı Milliye için casusluk yapmak üzere kendini bir şekilde İngilizlerin karargâh olarak kullandığı Gebze Karakolu’na aldırır ve işgalcilerin güvenini kazanarak uzun bir süre hissettirmeden “Kuvayı Milliye” için bilgiler toplar. Göleber, İngilizlerden elde ettiği bilgileri Yahya Kaptan’a ulaştırır. Yahya Kaptan’ın aldığı istihbaratlar sonucu İşgalcilerin ezberi bozulur.

Göleber’in İsmet İnönü ve Halide Edip Adıvar’ı Ankara’ya ulaştıran ekibin içinde de yer aldığı söylenir. Yaptıkları o kadar dikkat çeker ki şüphe üstüne kendisini fark edip İngilizlere ihbar eden Gebzeli Mansur isimli haini öldürmek zorunda kalır.

İbrahim Göleber, Kurtuluş Savaşı sonrasında 1930’larda kendisine verilmek istenen İstiklal Madalyasını da almaz. Neden almadığı ile ilgili olarak, “Ben görevimi yaptım, sadece.” der.

Kartallı Kazım mezarı nerede?

kartalli kazim mezari

Kartallı Kazım lakaplı İbrahim Göleber’in mezarı Pendik’in Yayalar Mezarlığı’nda bulunur. Göleber’in yaşadığı dönemlerde Pendik ilçesi Kartal’a bağlıydı. Yayalar şimdilerde Pendik’in bir mahallesi ve köy özelliğini yitirmiştir. Konum olarak Sabiha Gökçen Havalimanı’nın batısında, Kurtköy’e yakın bir yerde bulunur.

Kartallı Kazım’ın gerçek adı İbrahim Göleber’dir. İbrahim Göleber 1895 Kartal Yayalar doğumludur. Kartallı Kazım kimdir? Kartal’da görkemli meydana adı verilen, heykeli de yapılan Kuvayı Milliye’den Kartallı Kazım olarak biliniyor. İşte Kartallı Kazım kimdir? İbrahim Göleber kimdir? Kaç yaşında? Nereli? Merak edilen detaylar burada.

1895 Yılında Kartal’a bağlı Pendik Yayalar Köyü’nde doğup büyüyen İbrahim Göleber, bahçıvanlık yaparken Kuvayı Milliye’ye katılıp kahramanlaşan ve İstanbul’un işgal yıllarında Gebze, Kartal ve Pendik civarında gönüllü görev yaparak direnişçilere destek veren bir kahramandı. Kazım, o dönem Kartal’a bağlı Pendik ilçesinde doğmuştur. Şu anda Pendik, Kartal’dan ayrı bir ilçe olsa da o dönem Kartal’a bağlı olduğu için lakabı Kartallı olarak kalmıştır.

“Kartallı Kazım” Kartallı mı, Pendikli mi?

Kartallı Kazım yaşadığı dönemlerde Kartal’a bağlı bir yerde yaşadığı için gerçekte Kartallıdır. Ancak günümüzde Kartallı Kazım’ın doğduğu köy artık Kartal sınırları içinde değildir ve Pendik ilçesine bağlıdır. Kartallı Kazım’ın Pendikli Kazım olarak adlandırılması bu anlamda yanlıştır. Ancak Yayalarlı Kazım olarak adlandırılabilir.

2019 yılında ilginç bir olay yaşandı. Pendik Belediyesi ve Pendik Kaymakamlığı, bir seferlik de olsa ilk kez Kartallı Kazım’ı anma etkinliği düzenledi. “Kartallı Kazım” lakaplı İbrahim Gölebar için Pendik Yayalar’daki mezarı başında anma töreni yapıldı. Anma programına Pendik Kaymakamı İlhan Ünsal, Merhum İbrahim Göleber’in torunu Neval Konuk Halaçoğlu ile çok sayıda vatandaş katıldı.

pendik yayalarli kazim

Pendik Belediye Başkanı Ahmet Cin ise anma programına katılmadı, fakat anmaya çelenk gönderdi ve anmada “Pendik Yayalarlı Kazım” yazısı olan bir afiş açıldı.

Kartallı Kazım’ın anısına şimdiye kadar en fazla Kartal Belediyesi sahip çıktı, çok sayıda heykel yaptırmasıyla bilinen dönemin belediye başkanı Altınok Öz, Kızılay Bulvarı ile İnönü Caddesi’nin birleştiği yerde, yolun tam ortasına havuzu ve fıskiyesi de olan Kartallı Kazım heykeli diktirdi ve bölgeye inşa edilen parka da “Kartallı Kazım Meydanı” adını verdi.

kartalli-kazim-heykel

Ailesinin anlatımlarıyla Kartallı Kazım

İbrahim Göleber’in torunu Neval Konuk Halaçoğlu, Pendik Kaymakamlığı ve Pendik Belediyesi tarafından 2019’da yapılan anma töreninde, Göleber Ailesi’nin Yayalar’da 400 yıllık bir geçmişe sahip olduğunu belirterek merhum kahramanı anlattı. İbrahim Göleber’in mütevazi bir kişiliğe sahip olduğunu vurgulayan Halaçoğlu, “Bugün burada rahatça Kur’an okuyabiliyorsak İbrahim Dayı’m gibi kahramanlara borçluyuz. Onun çok mütevazi bir kişiliği vardı. Onca kahramanlık yaptı; ama maaş ya da madalya almadı. Bu aileden olmaktan onur duyuyorum.” diye konuştu.

Kartallı Kazım’ın yeğeni Doç. Dr. Neval Halaçoğlu, Kartal Belediyesi tarafından 2021’de düzenlenen anmada bir konuşma gerçekleştirdi. Halaçoğlu konuşmasında “Bu anlamlı günü hazırlayan ve 11 yıldır devam ettiren Kartal Belediyesi’ne aile adına minnet ve şükranlarımızı sunuyorum. Türkiye Cumhuriyeti ilelebet, sonsuza kadar bağımsız bir şekilde yaşayacaktır. Mekanı cennet olsun.” dedi.

Nazım Hikmet ile Kartallı Kazım nerede tanıştı?

İbrahim Göleber ile Nazım Hikmet, Bursa’da hapishanede tanıştı ve anılarını Nazım Hikmet’e anlattı. 1941 yılında aile içi meselelerden dolayı hapse atılan İbrahim Göleber, hapiste ünlü şair Nazım Hikmet ile tanışır.

Göleber ile Hikmez hapishanede birbirini tanır ve Göleber anılarını Hikmet’e anlatır. Peki Göleber’in söylediklerinin tamamı doğru muydu ve Nazım Hikmet kendisine anlatılanları nasıl doğrulattı?

Kartallı Kazım, ünlü şair Nazım Hikmet’in Kurtuluş Savaşı destanında yer verdiği “Kod adı Kartallı Kazım” adlı şiirinde geçiyor.

Nazım Hikmet’in şiirinde geçen Kartallı Kazım efsanesi

Nazım Hikmet’in Kurtuluş Savaşı Destanı adlı eserinde Kartallı Kazım şöyle geçiyor:

Yatıyor filintasının arkasında Kartallı Kâzım. Kız gibi Osmanlı filintası. Parlıyor arpacık namlının ucunda : yüz yıllık yoldaymış gibi uzak ve bir damlacık.

(…)

Kâzım emir aldı merkezden : Gebze’deki İngiliz’in tercümanı vurulacak. Köylerde teşkilât kurmuş tercüman Mansur : satıyor bizimkileri.

(…)

Velhasıl, lâfı uzatmıyalım, Mansur’un işini bıçakla bitirdi Kâzım. Kâatlar kan içindeydi. Fakat kan kapatmıyor yazıyı…

(…)

Namussuzun biriydi Mansur, muhakkak. Düşmana satılmıştı, orası öyle. Kaç kişinin başını yedi, malûm.

(…)

Dövüştü pir aşkına, yaralandı birkaç kere ve saire. Ve kavga bittiği zaman ne çiftlik sahibi oldu, ne apartıman. Kavgadan önce Kartal’da bahçıvandı, kavgadan sonra Kartal’da bahçıvan…

Yazı kısaltılmıştır. Tam versiyonu için: Nazım Hikmet’in Kartallı Kazım hikayesi