İbrahim Kaypakkaya kimdir, nasıl öldü?

Tarihe “Kızıldere katliamı” olarak giren ve Mahir Çayan ile 9 arkadaşının ölümüyle sonuçlanan askeri operasyon ile TİKKO lideri İbrahim Kaypakkaya’nın yaralı olarak yakalandığı operasyonu yöneten emekli Albay Fehmi Altınbilek ve eşi, İstanbul’da silahlı saldırıya uğradı. Adı Susurluk ve Abdi İpekçi cinayetinde de geçen Altınbilek’in sahte kimlik kullandığı ortaya çıktı. Saldırı, Beşiktaş, Şakir Kesebir Caddesi’nde gerçekleşti. Cadde üzerindeki İstanbul Jandarma Bölge Komutanlığı Nizamiyesi’nden yürüyerek çıkan Fehmi Altınbilek (67) ve eşi Asuman Oğuz (66), motosikletli iki kişinin silahlı saldırısına uğradı.

İbrahim Kaypakkaya, 1948 yılında Çorum’un Sungurlu ilçesine bağlı Karakaya köyünde dünyaya geldi. İlkokulu bitirmesinin ardından önce Hasanoğlan Öğretmen Okulu’na sonra İstanbul’daki Çapa Yüksek Öğretmen Okulu’na başladı. Aynı zamanda İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü öğrencisi olan Kaypakkaya, devrimci fikirlerle bu dönemde tanıştı. Mart 1968’de Çapa Fikir Kulübü’nün kurucuları arasında yer aldı. Çapa Fikir Kulübü’nün başkanı olan Kaypakkaya, ABD’nin 6. Filosu’na karşı bildiri yayınladığı gerekçesiyle Kasım 1968’de okuldan atıldı.

ibrahim-kaypakkaya

Türkiye İşçi Partisi üyesi olan Kaypakkaya, TİP içindeki Milli Demokratik Devrim-Sosyalist Devrim ayrışmasında Milli Demokratik Devrim tezini savundu. 24 Nisan 1972 tarihinde kurulan Türkiye Komünist Partisi/ Marksist Leninist’in kurucuları arasındaydı. Fikirlerini benimseyenler arasında kimi zaman İbo olarak anılır.

İbrahim Kaypakkaya kimdir?

İbrahim Kaypakkaya, Türkiye Komünist Partisi/Marksist-Leninist’in kurucusu olan devrimci. Fikirlerini benimseyenler arasında kimi zaman İbo olarak anılır. 1949 yılında Çorum’un Sungurlu ilçesinin Karakaya Köyü’nde doğdu. İlkokulu bitirdikten sonra Hasanoğlan Öğretmen Okulu’na girdi. Öğretmen Okulunun ardından İstanbul’daki Çapa Yüksek Öğretmen Okulu’na başladı. Aynı zamanda İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi – Fizik Bölümü öğrencisi olan Kaypakkaya, sol düşüncelerle burada tanıştı. Mart 1968’de Çapa Fikir Kulübü’nün kurucuları arasında yer aldı. Çapa Fikir Kulübü’nün başkanı olan Kaypakkaya, 6. Filo’ya karşı bildiri yayınladığı gerekçesiyle Kasım 1968’de okuldan atıldı.

FKF ve TİP içinde ortaya çıkan ayrışmada Millî Demokratik Devrim (MDD) tezini savunan kesimde yer aldı. İşçi-Köylü gazetesinin İstanbul’daki bürosunda çalışan Kaypakkaya, Aydınlık ve Türk Solu dergilerine yazılar yazdı. Aydınlık içinde meydana gelen ayrışmada Doğu Perinçek’in başını çektiği PDA kanadında yer aldı. 1972 yılına kadar PDA (TİİKP) saflarında çalıştı ve DABK üyesi olarak görev yaptı. Bu tarihte PDA ile yolları ayrıldı. Doğu Perinçek ve çevresinin saptırımcı (revizyonist) ve fırsatçı (oportunist) olduklarını iddia eden Kaypakkaya, ayrılık sonrasında TKP/ML TİKKO’yu kurdu.

Tarihe “Kızıldere katliamı” olarak giren ve Mahir Çayan ile 9 arkadaşının ölümüyle sonuçlanan askeri operasyon ile TİKKO lideri İbrahim Kaypakkaya’nın yaralı olarak yakalandığı operasyonu yöneten emekli Albay Fehmi Altınbilek ve eşi, İstanbul’da uğradığı silahlı saldırıda öldü. Adı Susurluk ve Abdi İpekçi cinayetinde de geçen Altınbilek’in sahte kimlik kullandığı ortaya çıktı.

İbrahim Kaypakkaya nasıl öldü?

ibrahim-kaypakkaya2

TKP/ML faaliyetlerinin yoğunlaştığı Çemişgezek bölgesinde mücadele ederken, 24 Ocak 1973’de Tunceli/Çemişgezek ilçesi Vartinik köyü Mirik mezrasında kolluk güçleri tarafından bulunduğu köyün etrafı sarılmış, çatışma sırasında TİKKO’nun ilk komutanlarından Ali Haydar Yıldız yaşamını yitirirken, Kaypakkaya yaralı olarak çatışma alanından uzaklaşmıştır. Beş gün sonra kendisinin saklandığı köydeki bir öğretmenin ihbarıyla yakalanmıştır. 24 Ocak 1973’de bir çatışmada yaralanan Kaypakkaya, günlerce saklandı. Yiyeceğinin bitmesi üzerine gittiği köyde bir öğretmenin Kayapakkaya’yı ihbar etmesi sonucunda yakalandı. Yaralı olduğunun bilinmesine rağmen saatlerce yürütülmesi nedeniyle ayak parmakları hissizleşti. Bunun sonucunda kaldırıldığı hastanede 20 Şubat 1973’te ayak parmakları kesildi.

İbrahim Kaypakkaya, Diyarbakır’da dört aylık sorgulama ve işkence sürecinden sonra 9 Mayıs 1973’te babasına sorgusunun bittiğini ve görüşmelerinde sakınca olmadığını belirtip, Çapa FKF ile ilgili hakkında açılan bir soruşturma için bazı belgeleri getirmesini istedi. Mahkemeye çıkartılmasına az bir zaman kala, görgü tanıklarına göre 16 Mayıs 1973’te son bir kez sorguya götürüldü ve 18 Mayıs 1973’te 25 yaşındayken yaşama veda etti. Ölüm sebebi kayıtlara intihar olarak geçti. Çatışmada botlarını kaybettiği ve yaralı olduğu halde kasıtlı olarak saatlerce yürütülmesi nedeniyle ayaklarının hissizleştiği iddia edilmektedir. Bunun sonucunda kaldırıldığı hastanede ayak parmakları kesilmiştir.

İbrahim Kaypakkaya, Diyarbakır’da süren dört aylık sorgulama ve işkence (parmaklarının, ellerinin, ayaklarının kesilmesi gibi) sürecinden sonra, mahkemeye çıkartılmasına az bir zaman kala, 18 Mayıs 1973’te yaşama veda etti. Ölüm sebebi kayıtlara intihar olarak geçmiştir. İki gün sonra babasına cansız bedeni teslim edildi. Ölümü dönemin bağımsız milletvekili Mehmet Ali Aybar tarafından bir soru önergesiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne getirildi. Mezarı, doğum yeri olan Karakaya’dadır.