Edremit Akçay Denizi Son Durum
Balıkesir’in Edremit ilçesine bağlı Akçay Mahallesi’nde denize girilebilen plajlarda son durum ve deniz kirliliği ile ilgili bilgileri öğrenmek için okumaya devam edin. Akçay ile Zeytinli, birbirine komşu mahallelerdir ve çok büyük plajlara sahiptir. Akçay’da denize girilebilen plajlar hakkında size bilgi vereceğiz.
Akçay’da deniz kenarındaki en büyük sorun, işletmelerin denizi kapatması. Çoğu işletme deniz kenarını tapulu malları gibi işgal ederek halkın plajlara girmesine izin vermiyor. Bu nedenle halk plajları vatandaşlara kapalı durumda. Ancak Akçay’ın Zeytinli tarafında oldukça uzun bir halk plajı bulunuyor. Atakum Plajı adı verilen bu plajdaki en büyük sorun, deniz kenarının taşlı olmasıdır. Yine de yüzmesi eğlenceli.
Akçay’da deniz salyası var mı?
Akçay, Ege Denizi’nde yer alır. Güre ve Altınoluk ile aynı bölgede yer bulunan bir sahil bölgesidir. Akçay’da denizde henüz deniz salyası görülmedi. Akçay açıklarında deniz salyası izine rastlanmadı. Ege Denizi’nde henüz deniz salyasına rastlanmadı.
Akçay’da denize lağım akıyor mu?
Edremit’te arıtılan lağım suları, denize bırakılıyor. Edremit ilçe merkezinin deniz tarafında Zeytinli ve Akçay Mahalleleri bulunur. Akçay’ın uzak bir yerinde arıtma tesisinin deniz bağlantısı vardır. Edremit merkezine gidenler bilir, yoldan geçerken geniş bir derenin üzerinden geçilir. O dere, denize lağım suyu götürebilir.
Balıkesir’in Edremit ilçesindeki popüler tatil beldesi Akçay’da su kirliliği özellikle yaz aylarında hat safhaya ulaşır. Hatta geçtiğimiz yıllarda bir anda Zeytinli Arıtma Tesisi’nde kapasite yetersizliği nedeniyle işleme tabi tutulmadan atıklar Edremit Çayı’na boşaltıldığı iddia edildi.
Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon Müdürlüğü’nün (BASKİ) sitesinde yer alan bilgilere göre Edremit, Kadıköy, Akçay, Güre ve Zeytinli’den gelen sıvı atıklar Zeytinli Arıtma Tesisi’nde arıtılıyor. Oldukça büyük bir alana hizmete eden bu biyolojik arıtma tesisin her bir havuzunda 16 saatlik işlemden geçirilen sıvı atıklar, önce bakterilere yediriliyor, sonra filitrasyondan geçiriliyor ve bu arıtılmış sular, yaklaşık 600 metrelik borularla açıkta Körfez’e boşaltılıyor. Bu şekilde çalışan sistemin 110 bin nüfusa hizmet verdiği belirtiliyor.
Ancak Edremit halkı uzun süredir bu arıtma tesisinden şikayetçi, çünkü deniz kirliliğinin bir nedeni olarak bu tesisin yetersizliği gösteriliyor. BASKİ ise bu iddiaları reddediyor. Özellikle yaz aylarında nüfusun 600 bine dayandığı bölgede iddialara göre 16 saatlik arıtma işlem süresinin azaltıldığı ve bu nedenle geçen yıl aralarında çocukların da bulunduğu çok sayıda vatandaş hastalanmış, hastanelerin çocuk bölümleri yaz boyunca dolup taşmıştı.
ATIKLAR EDREMİT ÇAYI’NA BOŞALTILIYOR
Konuya ilişkin Edremit Çevre Platformu (EDÇEP) geçen yıl ağustos ayında bir basın açıklaması yapmış ve yetkililerden önlem alınmasını istemişti. Ancak bu yıl da benzer şikayetler gelmeye devam ediyor. Çok sayıda insanın hasta olduğu ilçede şikayetler özellikle arıtma tesisinin hemen arkasından geçen ve birkaç yüz metre ilerde denize dökülen Edremit Çayı’ndaki yoğun lağım kokusu nedeniyle yapılıyor. Konuyu yerinde inceleyen EDÇEP’ten Kubilay Öztürk şunları söyledi:
– EDÇEP adına inceleme yaptım ve arıtma tesisinden doğrudan dereye uzanan by-pass borusundan Edremit Çayı’na yoğun bir şekilde kanalizasyon akıtıldığını gördüm, fotoğraflarını çektim. Bu bypass borusu, bütün arıtma tesislerinde vardır, ani ve yoğun bir şekilde sıvı atık gelmesi halinde, havuzların taşmaması için arızi olarak kullanılacak bir emniyet çıkışıdır. Fakat bu mevsimde nüfus yoğunluğu olunca, kapasitesi yetersiz kalan arıtma tesisi, bu emniyet çıkış borusunu kullanarak, gelen sıvı atığın önemli bir bölümünü hiçbir işleme tabi tutmadan doğrudan dereye dökmektedir. Yani arizi olarak çalıştırılacak bir sistem, rutin uygulama haline getirilmiştir.
– Edremit Çayı bu kanalizasyon akışının yapıldığı noktadan biraz ilerde denize dökülmekte ve bu sahillerde de pek çok vatandaşımız denize girmektedir. BASKİ bu durumu bir ‘mecburiyet’ olarak açıklayamaz. Bu önemli bir ihmaldir, halk sağlığına karşı suçtur. Özen göstermemektir. Arıtma yetersiz ise, insanların suçu ne? Bunca konut yapılmasına rağmen, alt yapı tesisleri yeteri kadar imal edilmiyorsa, bu sonuca katlanmak mı gerekmektedir?