Sultanbeyli’de Deprem Riski: Sultanbeyli Zemini Sağlam mı?

İstanbul’da beklenen büyük Marmara depremi, vatandaşları yaşadıkları ilçelerin zemin yapısını sorgulamaya yöneltiyor. Anadolu Yakası’nda yer alan Sultanbeyli, bu bağlamda hem jeolojik yapısı hem de yapı stoku açısından dikkatle incelenmesi gereken ilçelerden biri.
Sultanbeyli, zemin yapısı açısından İstanbul’un görece avantajlı ilçelerinden biri olarak değerlendirilmektedir. Ancak bu avantaj, yalnızca doğru yapılaşma ve denetimle güvenliğe dönüşebilir. Vatandaşların oturdukları binaların zemin etüdü raporlarını incelemeleri ve yapı denetim belgelerini sorgulamaları önerilmektedir.

Sultanbeyli’nin Jeolojik Yapısı
Sultanbeyli, Aydos Dağı’nın eteklerinde yer alır ve büyük oranda Aydos, Yayalar ve Pelitli formasyonları üzerinde kuruludur. Bu formasyonlar, kaya niteliğinde olup yüksek taşıma gücüne sahiptir. Jeoloji Yüksek Mühendisi Can Akın’a göre, bu bölgelerde deprem yükleri altında sıvılaşma, oturma veya zemin büyütmesi gibi olumsuz etkiler beklenmemektedir.
- Aydos Formasyonu: Yüksek tepeleri kapsar, deprem dalgalarında büyütme etkisi görülmez. Anadolu Yakası’nın doğu kesimindeki yüksek tepeleri kapsıyor. Deprem yükleri altında belirlenen bölgelerde, sıvılaşma, yumuşama, oturma gibi zayıflamalar ortaya gibi, deprem dalgalarında bir büyütme de ortaya çıkmayacak.
- Yayalar Formasyonu: Zemin dinamiği açısından stabil, yer hareketlerinde büyütme beklenmez. Deprem yükleri altında zemin dinamiği süreci yaşanmayacak. Yer hareketlerinde kayda değer büyütme görülmeyecek.
- Pelitli Formasyonu: Kaya niteliğinde, yapı yükleri altında oturma yapmaz. Bu formasyonun yüzeylediği yerler kaya niteliğinde. Dayanım özellikleri ve taşıma gücü yüksek. Yapı yükleri altında oturma beklenmiyor. Deprem yükleri altında sıvılaşma veya başka bir zemin dinamiği süreci yaşanmayacak. Yer hareketlerinde kayda değer bir büyütme olmayacak.
- Gözdağ Formasyonu: Orta sert kaya niteliğinde. Bu nitelikleri ile taşıma gücü yüksek ve yük altında sıkışmayan olumlu ortamlar söz konusu. Ana kaya niteliğinde olduğundan yerlerde deprem dalgalarında bir büyütme ortaya çıkmayacak.
- Kartal Formasyonu: Marmara kıyı kuşağı boyunca tabaka kalınlığı değişken. Taşıma gücü genellikle yüksek. Ancak kireçtaşı ara tabakalarının ortaya çıktığı yerler ve sığ derinliklerde yeraltı suyu dolaşımı nedeniyle pek çok bodrum katında nem ve sızıntılar görülebilir. Bu birimin bulunduğu alanlarda derin kazılara başvurulmamalı.
Deprem Haritasına Göre Sultanbeyli
AFAD’ın 2025 yılına ait İstanbul İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) verilerine göre, Sultanbeyli 2. derece deprem riski taşıyan ilçeler arasında yer almaktadır. İlçenin yüksek kesimleri daha sağlam zemin yapısına sahipken, bazı alüvyonlu bölgelerde dikkatli yapılaşma önerilmektedir.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi’nin 2019 tarihli analizine göre, Sultanbeyli’deki yapıların büyük kısmı 2000 sonrası inşa edilmiş olup, yeni deprem yönetmeliğine uygunluk oranı yüksektir. Ancak yapı denetimi ve zemin etüdü yapılmadan inşa edilen eski yapılar hâlâ risk oluşturmaktadır.
Deprem Riski Açısından Değerlendirme
Sultanbeyli, Kuzey Anadolu Fay Hattı’na doğrudan yakın olmamakla birlikte, İstanbul genelinde beklenen büyük depremin etkilerinden muaf değildir. İlçede zemin büyütmesi riski düşük olsa da, yapı kalitesi ve kat yüksekliği gibi faktörler hasar düzeyini belirleyecektir.
Uzmanlara göre, zemin sağlamlığı tek başına yeterli değildir. Yapıların mühendislik hizmeti almış olması, zeminle uyumlu temel sistemlerinin kullanılması ve düzenli denetim süreçlerinden geçmesi büyük önem taşır.