Duygusal kopukluk nedir?
Duygusal kopukluk sorununun neden olduğunu, hangi bireylerin daha savunmasız olduğunu ve bu sorunun nasıl tedavi edilebileceğini açıklıyoruz çünkü bazı insanlar duygularını hissetmek ya da onlarla bağlantı kurmak istemiyor.
Soğuk olarak tanımladığımız, belki başkalarıyla ilişkilerinde empatiden yoksun, ancak kendilerine bir şey olduğunda hissetmiyor gibi görünen insanlar var. Psikolojide bu bireylere ‘duygusal olarak bağlantısız’ denir. Bu bilerek yaptıkları bir şey değil. Aleksitimi veya duygu eksikliği veya psikopati ile ilgisi olmayan bu davranışa, muhtemelen travmatik olan çeşitli deneyimler yol açmıştır.
Duygusal kopukluk, çeşitli duyguları tanımlama ve deneyimleme zorluğu ile ilgilidir. Örneğin, bastırma, inkar, engelleme, kancaya takma veya kendi duygularımızı bilmeme gibi birçok duygusal zorluğu kapsayabilir. Bir savunma mekanizması olarak çalışır. Kişinin kendisiyle ve dolayısıyla başkalarıyla duygusal olarak bağlantı kurmada güçlükler meydana gelir.
Duygusal kopukluk belirtileri
Acı çektiğimizi veya çevremizdeki birinin bu duygusal kopukluktan muzdarip olduğu konusunda bizi uyarabilecek bazı işaretler var.
- Ayrılma davranışı ve başkalarına ve kendine karşı empati eksikliği.
- Duygusal olarak uyuşmuş ve/veya kafası karışmış hissetmek.
- Duygu yüklü durumlarda büyük rasyonellik gösterme eğilimi, hem kendilerinin hem de başkalarının duygularını küçümseme.
- Başkalarıyla derin ilişkiler kurmada zorluk.
Duygusal kopukluk nedenleri
Çoğu durumda, olumsuz veya travmatik deneyimlerden kaçınmakla ilgilidir. Bu kaçınma, tekrar acı çekme deneyimi yaşama, bu olasılığı kesmeye karar verme, kendini hissetmekten alıkoyma korkusunu gizler.
Normalde, bu insanların hayatlarında onlara güvenli bir bağlılık sunan, duygularını onaylayan ve onları desteklemek ve düzenlemek için hazır bulunan bir referans figür yoktur. Örneğin, ebeveynlerimizin duygularından kopuk olması veya çocuklukta kendi duygularımızla nasıl başa çıkacağımızı bilmemesi, bu bizim kendi duygusal kopukluğumuza yol açabilir.
Öte yandan, bu kopukluğun bir başka olası nedeni olarak travmalardan bahsedilir. Ve art arda düşüncesiz tedaviler almak veya ilgilenmemek bu sorunun gelişmesine yol açabilir. Tek bir travmatik deneyim, sürekli ‘hayır’ veya düşmanlık olması gerekmez, örneğin birinin sonunda duygularından kopması yeterince zordur. Aslında, insanların duyguları hissetmek istememeleri değil, acı çekmek istememeleri o kadar da önemli değil. Paradoksal olarak, hissetmemeye çalışsalar da, sonunda gizli bir yalnızlık duygusu yaşıyorlar.
Duygusal kopukluk ile nasıl başa çıkılır?
Bu psikolojik süreçle ilgili sorun, her zaman açıkça tanımlanmamasıdır. Dahası, bundan muzdarip insanlar, duygularından kopuk olduklarını fark etmeyebilir veya bunun neden kendilerine olduğunu bilemeyebilirler. Bu nedenle, her zaman gerekli yardımı alamazlar.
Ne hissettiklerini belirlemede ve adlandırmada zorluk var. Bu semptomların temelinde genellikle duygusal dünyalarını keşfetmelerine, onu koşulsuz olarak kabul etmelerine, deneyimleri birleştirmelerine ve tetikledikleri duyguları birlikte düzenlemelerine izin veren bir bağlanma figürüne sahip olmama vardır. Bu da onların başkalarıyla güvenli bir şekilde bağ kuramamalarına neden olur. Bu nedenle, bu bağlantıyı kesmenin yollarından biri, ek onarımdır.
Çevredeki insanlara gelince, onlara eşlik etmek esastır, böylece orada başka birinin olduğunu hissedebilirler. Empatik ve yargılamadan aktif dinleme pratiği yapın. Yapabileceklerine bir isim koyarak onlara yardım etmeye çalışmak önemlidir. En önemli şey, kendilerinin hissetmelerine izin vermedikleri şeyleri, belki de bilinçsizce yönetmelerine yardımcı olmak için profesyonel yardım istemeye onları teşvik etmektir.