Yoğurt hakkında ilginç bilgiler

Yoğurt genellikle bağırsak için sağlıklı bir gıda olarak lanse edilir; daha iyi gastrointestinal sağlık ve gelişmiş kemik yoğunluğu ile ilişkilendirilen probiyotikler, kalsiyum ve protein ile yüklüdür. Yine de araştırmalar ve sağlık uzmanları, süt ürünlerinin nasıl oldukça iltihaplı olabileceğini, akneye, sindirim sorunlarına ve kolesterol artışına katkıda bulunabileceğini tartıştı.

Peki yoğurt reyonunda gerçekten nasıl gezinmeliyiz? Bitki bazlı seçeneklere bağlı kalmalı mıyız yoksa herhangi bir intolerans semptomu yaşamıyorsak tadını çıkarmalı mıyız? İşte, bu tür süt ürünlerinin artıları ve eksileri.

Yoğurdun faydaları

1. Probiyotiklerle yüklüdür

Yoğurt, esasen sağlıklı bir bağırsak mikrobiyomu için olan probiyotikler içerir. Bağırsak mikrobiyomu vücudumuzdaki diğer pek çok süreci etkileyen önemli bir sistemdir (sadece sindirimimizi değil, ruh halimizi ve bağışıklık sistemlerimizi de), bu yüzden onu en iyi durumda tutmamız zorunludur.

Kefir, normal yoğurttan daha yüksek protein ve probiyotik içeriğine sahip olduğu için özellikle bağırsaklar için sağlıklıdır. Teknik olarak yoğurt olarak kabul edilmese de (daha ince bir kıvama sahiptir ve içecek olarak tüketilir), ikisi benzer şekilde fermente edilir ve kremsi, ekşi bir tada sahiptir. Kefir, yoğurtla karşılaştırıldığında daha geniş bir yararlı probiyotik çeşitliliğine sahiptir, bu nedenle bu, sağlıklı sindirim ve mikrobiyom sağlığının desteklenmesine yardımcı olacaktır.

Kaynaklarınıza dikkat etmezseniz yoğurdun probiyotik içeriğinin biraz balık gibi olabileceğini unutmamak önemlidir; eğer yoğurt homojenleştirilirse, faydalı bakterilerin çoğu ısıl işlemle öldürülür. Hayatta kalanların, kalın bağırsakta yerleşebilmek için mide asidini geçmesi gerekir. Bu nedenle sağlıklı ev yoğurdu önerilir.

2. Yoğurtta kalsiyum bulunur

Yoğurt ayrıca kalsiyum içerir, ancak kalsiyumun tek başına kemik yoğunluğunu iyileştirmeyeceğini unutmayın. D vitamini ve magnezyum, kalsiyumun kemik matrisi tarafından kullanılması için gereklidir. Yoğurt, her ikisinden de az miktarda içerir.

Kemik sağlığınızı optimize etmek istiyorsanız, bademli lahana salatası yemeyi deneyin; optimal kemik yoğunluğu için ideal kalsiyum-magnezyum oranını içerir.

3. Proteinle doludur

Dört onsluk yoğurt 12 gram protein içerir. Bu, iki yumurtaya ve kabaca yarım ons balık porsiyonuna eşdeğerdir. Bu durumda, yoğurt protein cephesinde baskındır. Yunan ve İzlanda yoğurdu özellikle protein doludur ve doğal olarak kalın ve zengin bir doku verecek şekilde süzülürler.

Bununla birlikte, süt ürünlerine tahammül edemiyorsanız veya vegan bir yaşam tarzı izliyorsanız, diyetinize dahil edebileceğiniz birçok bitki bazlı protein kaynağı vardır.

Yoğurdun zararları

1. Yoğurt mukus oluşturucu olabilir

Yoğurt (ve bu nedenle süt ürünleri), özellikle süt ürünlerine duyarlılığı olan veya laktoz intoleransı olan kişilerde mukus oluşturucu olabilir. Süt ürünleri duyarlılığı olan insanlar, sütteki bir protein molekülüne tepki verirler.

2. Zararlı hormonlar içerebilir.

Süt ürünleri, insülin benzeri büyüme faktörü (IGF-I) adı verilen bir hormon içerir ve yüksek seviyelerde IGF-1, kanser hücresi proliferasyonu ile bağlantılıdır.

Gerçek şu ki, süt ürünleri hassasiyetiniz yoksa veya laktoz intoleransınız yoksa, haftada bir organik yoğurt yemek olumsuz sağlık reaksiyonlarına neden olmaz. Bununla birlikte, hoşgörüsüzlük semptomlarından muzdaripseniz, günlük tüketimi tamamen atlayabilirsiniz. Yoğurt uygun bir atıştırmalık olsa da, benzer bir besin desteği sağlayan birçok bitki bazlı seçenek vardır.

Öte yandan, yoğurdu tolere edebiliyorsanız, sade bir versiyona bağlı kalmak isteyebilirsiniz; genellikle bu aromalı ürünler şekerle yapılabilir, bu da sonuçta o kadar sağlıklı bir seçim olmaz! Tatlı isteğinizi tatmin etmek için, organik meyveler ekleyebilirsiniz.