LoRa ve LoRaWAN farkı

Nesnelerin İnterneti (IoT) projeleri, çözümleri ve uygulamaları, birbirine bağlı fiziksel nesnelerden ve algılayıp yakaladıkları verilerden daha fazlasını gerektirir. Düzgün çalışabilmeleri için, iç durumları ve/veya dış ortamları hakkında iletişim için teknoloji gereklidir. Geniş Alan Ağı (WAN) protokolleri, LoRa ve LoRaWAN, bu süreçte bu şekilde önemli bir rol oynar. Biraz daha derine inelim mi?

LoRa teknolojisi nedir?

“Uzun menzil” olarak da bilinen, çok uzak mesafelerde çalışan ve yalnızca az miktarda enerji tüketen bir kablosuz iletişim protokolü olduğu söylenebilir. Diğer kablosuz teknolojilerden daha düşük bant genişliğine sahip olmasına rağmen, daha çok yönlü ve daha ucuzdur. Ayrıca, bu teknolojinin bazı uygulamaları şunlardır:

  • Tarım ve sulama.
  • Akıllı binalar.
  • Enerji ve tüketim ölçümü.
  • Güneş enerjisi üretimi.
  • Su ve gaz izleme.
  • Hava kirliliği izleme.
  • Filo takibi.

Öte yandan, küçük veri parçalarını düşük bit hızlarında aktaran uygulamalar için mükemmeldir. Bu tür veriler, aşağıdakilere sahip teknolojilere kıyasla daha uzun bir mesafe üzerinden iletilebilir:

  • Kablosuz internet
  • Bluetooth
  • ZigBee

Bu özellikler, onu düşük güç modunda çalışan sensörler ve aktüatörler için ideal kılar. Sonuç olarak, IoT’nin İnternetinin kablosuz teknolojisi haline geldi. Bir LPWAN standardı olarak, daha geniş iletişim aralıkları olması koşuluyla veri hızını en aza indirebilir.

LoRa nasıl çalışır?

Chirp yayılmış spektrum (CSS) teknolojisine dayanır ve LoRaWAN ağ protokolünün üstünde çalışır. Frekansta doğrusal bir değişime sahip frekans cıvıltıları kullanarak küçük şifreli veri paketlerini uzun mesafeler boyunca iletir.

Araştırmalar, bu teknoloji ile verici ve alıcı arasındaki frekans kaymasının, kod çözme performansını etkilemeden bant genişliğinin %20’sine ulaşabileceğini iddia ediyor.

LoRa’nın Avantajları

Vurgulanacak avantajlar arasında:

  • Uzun menzillidir. Cihazları 50 km uzaklığa kadar bağlar.
  • 10 yıla kadar pil ömrü ile minimum güç gerektirir.
  • Uçtan uca AES128 şifreleme, karşılıklı kimlik doğrulama ve gizliliğe sahip olduğu için güvenlidir.
  • Benzersiz düşük güç avantajları sunan, GPS olmayan izleme uygulamalarının etkinleştirilmesine izin verir.
  • Güç tüketimini aşırı yüklemeden hareket halindeki cihazlarla iletişimi sürdürür.
  • Baz istasyonu başına milyonlarca mesajı desteklediği için yüksek kapasiteye sahiptir.
  • Altyapı yatırımını, pil değiştirme masrafını ve işletme masraflarını en aza indirir.

LoRa ve LoRaWAN arasındaki farklar

Ağ yaklaşımından, LoRa, alıcı-verici çipi gibi yalnızca fiziksel bir kablosuz taşıma katmanı yöntemi oluşturur. Bu gerçek, verileri toplayan ve cihazları veya uç noktaları yöneten trafiği yönetmek için yeterli ağ protokollerinden yoksun olduğu anlamına gelir. Uzun menzilli WAN olan LoRaWan’ın devreye girdiği yer burasıdır.

Her ikisi de IoT’deki en popüler iki kablosuz iletişim teknolojisidir. Bu nedenle, bazı insanlar için aralarındaki farkı söylemek zordur. Ortak faktörleri IoT cihazlarında istihdamdır, ancak her birinin kendi yetenekleri ve niş uygulamaları vardır.

İlk durumda, lisanssız kablosuz spektrum kullanmanın bir yolunu sağlar, ancak yönetim için gerekli ağ yeteneklerinden yoksundur. İkincisi, LoRa’ya dayanan ve ağ katmanını oluşturan bir protokoldür. Genellikle birbirlerinin yerine kullanılsalar da, eşanlamlı değildirler.

LoRaWAN, tüm LoRa cihazlarının üzerinde çalıştığı ağdır ve alınan verileri sinyallere dönüştüren fiziksel katman (PHY) tabanlı bir radyo frekansı taşıyıcı sinyalidir. LoRa mimarisi, uzun menzilli iletişim bağlantısı sağlar.

Birlikte, aşağıdakileri belirleyen işlevselliği sağlarlar:

  • Bir düğümün pil ömrü.
  • Ağ kapasitesi.
  • Hizmet kalitesi.
  • Ağ tarafından sunulan güvenlik ve diğer uygulamalar.

Ancak, ana faydaları düşük menzilli bağlantı, düşük tüketim ve düşük maliyettir. Diğer bir önemli özellik, hem cihazlar hem de ağ için güvenliktir. Buna ek olarak, kapsama alanı, enerji verimliliği ve konum. Sonuç olarak, birçok kişi LoRaWAN ağ geçidini ve LoRa teknolojisini oldukça benzer bulsa da, durumun böyle olmadığını söyleyebiliriz. Her iki teknoloji de çalışma şekillerinde birbirinden oldukça farklıdır. Bu nedenle gereksinimleri ayrıntılı olarak değerlendirdiğinizden ve akıllıca seçim yaptığınızdan emin olun!